HeyHoLou! Admin
Mesaj Sayısı : 132 Kayıt tarihi : 25/08/07
| Konu: HeyHoLou'nun Günlüğü Çarş. Eyl. 12, 2007 8:18 pm | |
| İşte benim günlüğüm... ------------------------------------------------------------------------------------------------------- 12 Eylül 2007kitap okuyodum... vs. derken kitabı okumayı bıraktım, çünkü öyle gerekiyodu. sonra devrim abinin bi 5 dakkalığına elektriği kesmesi gerekmiş falan. bilgisayarı kapattım. ve o arada kitap okuyordum. Devrim abi elektirikleri sigortadan geri açınca ben hala kitap okuyodum. ve bilgisayarı açmaya üşendim. saat 13:30 falandı herhalde. klima üzerime vuruyodu oh püfür püfür. sonra kitabı bıraktım derken deyim yerindeyse resmen bayılmışım. arada uyandığımı falan hatırlıyorumda o anlarla ilgili tek hatırladığım gözlerimin yandığıydı. sonra bi ara kitap yere düşmüş, kitap ayracını da koymamıştım. sayfa kapandı falan. o uykulu halime rağmen yinede okuduğum sayfayı buldum sandım ve 170 ile 171 arasına küçük kartonu sıkıştırdım. demin baktımda aslında 166 ile 167 arasında olmalıymış. ama yine de kendimi tebrik ettim. 200'lerde bir şeyin arasına da koyabilirdim. felaket olurdu. son uyanışım saat tam 18:00 gibiydi. uyanma sebebimde açık net, öeeeeee karnım çok acıkmıştı. devrim abinin denize gittiğini biliyordum ve bildiğim diğer şeyde ıııı buzdolabının tam anlamıyla boş olduğu. öee parada yok gibi hatırladığım için umutsuzdum. ama annemin gelmesine az kaldığınında farkındaydım ve annem eve gelince yemek yapacaktı ve bana ıvır zıvır abur cubur ve uzun zamandır içmek isteyipte içemediğim kahvemi getireceğinden emindim. tek umudum... annemi seviyorum. açtım ve aklıma mikrodalga fırının altındaki dolapta 3 paket hazır çorba olduğu geldi. ve dolaba daldım. elime geçen ilk çorba, mantarlı çorba... canım istemedi. İkinci elime aldığım ise, hmmm Domates Çorbasıı... sevinç dalgası. Hazır çorbaları yapmak kadar kolay bir şey yok. ve hızlı. 1 Hazır Çorba, 2 Makarna... başka hızlı pişen ve her zaman yapması mümkün olan başka yemek var mı zaten? 15 dakika kadar bir sürede çorbamı hazırlamıştım ve elimde dolu bir kase salona gittim. Çorba güzel olmuş Allah için. aaaa... Televizyonu açtım. Kanallarda bir şey yoktu, en azından benim sık izlediğim kanallarda kayda değer bir şey yoktu. Bende herkesin izlediği popüler kanallara göz attım. ATV Avrupa'da Avrupa Yakasının geçen sezondaki final bölümü vardı. ve onu izledim. Ama ıı pardon. o arada Çorba yapıyordum. Olay sırasını karıştırdım. Neyse sonuçta çorbamı içerken Avrupa Yakasının sonunu izledim, mühim olan o. =P Sonra tam çorbamı bitirirken Devrim Abi geldi... sonra kapı çaldı ve kapıyı açtım annem elinde bir iki poşetle kapıdaydıı... mmm lalalalala... kehkeh bir iki kısa diyalog. Bir 15 dakika sonra annem aldığı hazır mantıyı yapıyordu. Devrim abi çok sevindi haliyle bende... Sarımsaklı yoğurtsuz hayat boktur. Yemek hazır olana kadar Kanal D'nin haber bültenini izledim. Abdullah Gül, Hakkari'ye gitmiş; Tayyip Erdoğan süpriz bir şekilde Denizli'ye tatile gitmiş. 17 Eylüle kadar kaplıcalarda dinlenecekmiş. Tüm bunların Ankara'daki bomba olaylarıyla bir ilgisi var mıymış... mış mış da mış mış. Türkiye Kırmızı Alarma girmiş. Çok salakça buldum. Bu millet hiç kitap okumaz mı? "SIR" diye bir kitap var, bir de şu sıralar en çok satan kitapmış. İnsanların o kitabı almasının tek sebebi "benimde kitaplığımda bulunsun, okumasamda olur." kıt zekalılar. "SIR"rı anlamıyorlar anlasalardı şimdi böyle olmazdı. Ama bildiğim şu ki PKK'lılar + AKP sırrı çözmüş anam. Yoksa şimdiye çoktan sönmüşlerdi. "SIR"rı anlamak güç değil aslında ya neyseee... konu bu değil gibi.. Ve TV'de bu aptalca şeyleri izlerken kesinlikle MİT'e girmem gerektiğine karar verdim. Eminim akıllı adamlarla dolular ama benim gibi biri onların bünyesinde olmadığı sürece hala eksikler (bakınız: Erdal Demirkıran'ın en iyi öğrencilerinden. Erdal Demirkıran henüz bunu bilmiyor ama ilerde öğrenir nasıl olsa)... ve sonra güzel sarımsaklı yoğurtlu, tereyağlı, bol naneli ve sumaklı, hazır mantımı yemek için mutfağa gittim. Annem ve Devrim Abi'den kısa edebiyat dersleri aldıktan sonra bahsip geçen iki kişi yamacımda sigara içmeye başlayınca olay yerinden uzaklaştım. Elimde kolamla... Ve bilgisayarı açtım ve ne göreyim modem çalışmıyor. "Elektirikle ilgili bir sorunu olsa gerek." dedim ve modemin fişini çekip geri takıp modemi geri açtım ve çalıştı. Aferin onaaaa... Ve işte şimdi arkideş sana bunları yazıyorum. Çok alakasız geldi belki. =P Bunlarla senin ne alakan varda bu kadar uzuuuuun kitap gibi, hikaye gibi yazdım... Değil mi? | |
|
HeyHoLou! Admin
Mesaj Sayısı : 132 Kayıt tarihi : 25/08/07
| Konu: Geri: HeyHoLou'nun Günlüğü Ptsi Ekim 01, 2007 2:35 pm | |
| 1 Ekim Bugün onun doğum günü. Güzel bir gün. sayılır sabah kalktım okula gittim ve ders programlarının değiştiğini öğrendim. bu hem iyi oldu hem kötü. Eh işte bir gündü denebilir. | |
|
HeyHoLou! Admin
Mesaj Sayısı : 132 Kayıt tarihi : 25/08/07
| Konu: Geri: HeyHoLou'nun Günlüğü Cuma Ekim 19, 2007 8:11 pm | |
| 19 Ekim 2997 Bir yandan üşürken bir yandan terledim bugün yine. Hem üşümek hem terlemek bir arada olunca biraz garip de olsa seviyorum, garip ama güzel bir his gibi geliyor bana. Basketbol topuyla top sektirmek belki biraz zor ama rekorumu 4 yapan buydu belki de. Normal bir futbol topula çalışsam daha zor olurdu benim için. Çünkü futbol topu daha hafiftir. Küçük paniklemelerim... Anahtarımı düşürdüm okulda ama buldum. Yoksa eve nasıl girecektim ben okuldan sonra? Basketbol topuyla futbol oynamak zor ama zevkli. Biraz ayağım acıdı ama buna değdi sanki. Güzelce midemi doldururken anneme fısır fısır bir şeyler anlatışım. Deneme sınavında iki yakın arkadaşımı sınavda geçtim diye sevinmem ve aynı zamanda suçlulukı duymam. Gizli bir inek miyim yoksa ben diye düşünüyorum da, ben hiç çalışmadım oysa... | |
|
HeyHoLou! Admin
Mesaj Sayısı : 132 Kayıt tarihi : 25/08/07
| Konu: Geri: HeyHoLou'nun Günlüğü Perş. Kas. 22, 2007 7:00 pm | |
| 22 Kasım 2007Bugün 13. günümüz. Rüyada gibiyim. Ona aşığım, bunu açıkça söyleyebilmenin rahatlığının verdiği huzur bunu her dile getirişimde (örneğin şuan) tüm varlığımı kaplıyor. Onunda bana aşık olduğunu bilmek, bunu ona her bakışımda, bana söylediği her kelime de anlayabilmem, katlanan bir mutluluğa vesile. Mutluyum... Çok... Burak'ın sayesinde. Bir melek sanki. Bugün benim için attığı o gol, okul takımının rezil olmasını önleyen gol. Onun o golu atışı ağır çekim gibiydi... Benim için attığını hissettim ve bunu bilerek daha bi coştum. Onun için tezahurat etmenin tadı bir başkaydı. Güzel şeyler yaşayabiliyorum, sayesinde... | |
|
HeyHoLou! Admin
Mesaj Sayısı : 132 Kayıt tarihi : 25/08/07
| |